Arabuluculuk, hukuk sistemi gelişmiş ülkelerde yaygın olarak kullanılan bir "Alternatif uyuşmazlık çözümü" (ADR) yöntemidir. Arabuluculuk; tarafların içinde bulundukları uyuşmazlığı tarafsız bir üçüncü kişinin yani arabulucunun yardımı ile mahkemeye gitmeden ya da mahkeme yönlendirmesiyle çözmelerinde kullanabilecekleri bir yöntemdir.
İnsanlık tarihi boyunca birçok anlaşmazlığın çözümlenmesi için adalet arayışı içerisinde olan insanoğlu egemen güçlerin kurmuş olduğu mahkemelere ve karar mercilerine başvurmuştur. Bir çoğu geçmişte de var olan ve günümüzde değişen şartlara göre şekil değiştiren uyuşmazlıklar artan nüfus ve yaygın etkileşim sebebiyle de çok fazla artış göstermektedir.
Bu da doğal olarak mahkemelerin iş yükünü artırmakta, insanoğlunun adalete ulaşımında vasıta olarak gördüğü davaların, sürelerinin ve sonuçlanmasının uzun süreler almasına neden olmaktadır. Mahkemelerin üzerlerindeki bu büyük yükü azaltmak ve adalete erişimi kolaylaştırmak, etkili kılmak için bazı yöntemler modern devletlerce geliştirilmiş ve uygulamaya geçirilmiştir. Bu yöntemlerden biri olan arabuluculuk, menfaat ve hak temelli bakış acısıyla yapılan müzakereler neticesinde, dostane yollar ile uyuşmazlıkların çözülmesinde kullanılan en yaygın yöntemlerin başında gelir.
Arabuluculuk yöntemiyle; arabuluculuğa uygun uyuşmazlığın tarafı olan kişiler, uyuşmazlık konusunda uzman ve tarafsız bir üçüncü kişiden yani arabulucudan yardım alarak uyuşmazlığı mahkeme dışında çözerler. Bu yolla uyuşmazlık; tarafların iradesine uygun, kesin, hızlı ve daha az masraflı bir şekilde çözümlenir.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 22.06.2012 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak, hukuk hayatımıza girmiştir. Tarafların üzerinde serbest şekilde tasarruf sağlayabilecekleri iş ya da işlemlerden doğan özel hukuka ait uyuşmazlıklar, Kanuna göre arabuluculukla çözümlenebilir. Son yıllarda Sigorta, İş ve Ticaret Hukuku gibi alanlarda arabuluculuğun dava şartı olarak öngörülmesi, arabuluculuğun yaygınlaşmasını sağlayan en önemli etkenlerin başında gelmektedir. Bu bakımdan Mahkemelerimizdeki iş yoğunluğu, dava sürecinin yavaş ve pahalı olması gibi hususlar göz önünde bulundurularak uyuşmazlık taraflarının arabuluculuk sürecinde daha uzlaşmacı ve anlayışlı olmaları, etkili işleyen bir arabuluculuk hizmetinin vazgeçilmez unsurlarındandır.
Arabuluculuk sürecinde; sürece taraf kişiler arasındaki uyuşmazlığı, arabuluculuk kanununa uygun şekilde çözümünde taraflara yardımcı olan kişiler arabulucu olarak adlandırılır. Arabulucu; taraflar arasında adeta bir köprü işlevi görerek birtakım görüşmeler aracılığıyla tarafları bir araya getirir, tarafları dinler ve orta yolu bulmak üzere onlara müzakere sürecinde eşlik eder. En karmaşık görünen, çözülmesine ihtimal verilemeyen hususlar; tarafsız bir üçüncü kişi olan arabulucunun müzakere sürecine katılmasıyla birlikte tarafların kendisi çözümlerini bulması sağlanır.
Bilinmesi gereken önemli hususların başında; arabulucuların, arabuluculuk sürecinde karar vermemesi gelmektedir. Bu bakımdan arabulucular sürece taraf gerçek ve tüzel kişilere çözüm önermez . Arabulucunun bu anlamdaki en belirgin görevi, tarafların uyuşmazlığı kendi aralarında uzlaşarak çözmelerine yardımcı olmasıdır. Arabuluculuk süreci mahkeme öncesi olabildiği gibi mahkemede dava açıldıktan sonra da gerçekleşebilir.
Arabulucu olmak için bazı şartlar bulunur. Şöyle ki;
Arabuluculuk, zorunlu ve ihtiyarı olmak üzere ikiye ayrılır. Asıl olan ve ilgili kanunun temelini oluşturan, ihtiyarı arabuluculuktur.
Hukuk sisteminde arabuluculuk kural olarak isteğe bağlı yani ihtiyarı olarak öngörülen bir yöntemdir. Özel hukuka konu olan bir nedenden kaynaklanan uyuşmazlığın çözümlenmesi için tarafların dava açma sürecinin öncesinde veya dava açıldıktan sonra kendi istekleri ile bu sistemden destek alabilirler. Ayrıca mahkeme tarafından da taraflar arabuluculuğa davet edilebilir.
Dava şartı olarak arabuluculuk yönteminin uygulanmasının esas olduğu durumlardır. Yani böyle bir durumda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması zorunludur. Dava şartı olarak arabuluculuk aranan durumda arabulucuya başvurulmadan dava açılırsa, mahkeme tarafında bu davalar usulden ret edilir.
Arabulucuların avukat olması, tarafların iletişiminden anlaşma süreçlerine kadar her aşamayı kolaylaştırır. Özellikle alanında deneyimli avukatlar, hızlı ve kesin şekilde tarafların anlaşmasını ve uyuşmazlığın çözümlenerek sürecin başarılı şekilde sonuçlanmasını sağlarlar.
Tüm Sorularınız İletişim formumuzu doldurup tarafımıza gönderebilirsiniz.
İletişim Formu